bugün
yenile
    1. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yazar:franz kafka sayfa sayısı: 68 (ekler kısmı hariç sadece mektup) kitabın adından dahi anladığınız üzere bu onun babasına seslenişi. ve benim aklıma gelen ilk soru şu neden "babaya mektup". belli ki kırık dökük bir hayat dedirtiyor insana. bu franz kafka'nın satır aralarıma gizlediği hayat öyküsü aslında. anlattığı yalnız babası değil kendi hayatı da aynı zamanda. çocukluğunu, gençliğini, yetişkinliğini ve tabi bunlarla birlikte acılarını da dökmüş bu mektuba. aslı 104 sayfa imiş. bir ara milena'ya gönderecekken daha sonra ne gerçek sahibine ne de sevdiği kadına gönderebilmiş. mektubun yarıya kadar olan kısmı biraz daha dokunaklı olmakla birlikte diğer yarısı biraz daha fikir üzerine kurulu. bazı yerlerde 'ah zavallı franz' dediğiniz olcaktır. mesela bir gece deli divane su istediğinde babasının onu alıp dışarı çıkardığını ve orda bıraktığını ve bu anının franz'ın hayatında derin bir travma sebebi olduğunu öğrendiğinizde. daha bunun gibi onlarca an onlarca yaşanmışlık ve yaşanmamışlık var genç franz'ın hayatında. onunla sohbet ediyormuş gibi hissettiriyor bu mektup. sanki bir çay bahçesinde oturmuşsunuz da onu dinliyormuşsunuz gibi. sıkılmadan okunur. franz kafka severlere ve hiç denememişlere duyurulur. minik alıntı: "sende hiçbir etki yaratmayan şey, benim mezarım olabilir"
    2. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      en fazla yazar, toprağına gömerim
    3. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "önemli olan, çocuklarını bu konuda herhangi bir öğretimden geçirmen değil, yaşayışınla kendilerine örneklik etmendir."
    4. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "idare edilmesi zor bir çocuk olduğuma inanmıyorum; arkadaşça bir sözün, sessizce elimi tutmanın ya da hoş bir bakış atmanın benden istediğin her şeyi alamayacağına inandıramaz beni." *** "sık sık beni ele geçiren güçsüzlük duygusu, senin bana davranma biçiminden kaynaklanıyor. ihtiyacım olan şey biraz cesaret, biraz dostluk, yolumu açman için biraz yardımdı ama sen tam aksine yolumu kapatıyordun." *** "asıl mesele, muhalif yaradılışın sayesinde, çocuğa bu tür hayal kırıklıklarını her zaman ve kökten yaşatıyor olmadı. senin muhalif kişiliğin, malzeme biriktikçe durmadan güçlenip benimle aynı fikirde olduğun zaman bile bunu alışkanlık haline getirmedi. bu çocukluk hayal kırıklıkları, her gün yaşanan sıradan hayal kırıklıkları değildi; senin her şeye ölçüt olan kişiliğinle ilgili olduğu için beni hep yüreğimden vuruyordu." *** "sen hiç düşünmeden sözlerinle kamçılardın, ne söylerken ne de sonrasında hiç kimse için üzülmezdin, insanlar senin sözlerin karşısında tamamen savunmasız kalırdı." (bkz: franz kafka)
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      babalarına karşı dile getirmeyi çok isteyip de içine atmaktan başka hiçbir şansı olmayan bütün çocukların hislerine tercüman niteliğindeki kafka başyapıtı. "konuşmayı unuttum. belki zaten büyük bir hatip olamayacaktım ama insanların sıradan akıcı konuşmasına hakim olabilirdim. sen daha çok küçükken söz söylemeyi bana yasakladın. tek bir itiraz yok tehdidi ve yanı sıra kalkan el, o zamandan beri bırakmıyor peşimi."
    6. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Sabah sabah biraz ağlayalım mı?